Solaklığın Dil ve Konuşma Üzerine Etkisi Nelerdir?

Solaklığın Dil ve Konuşma Üzerine Etkisi Nelerdir

Solaklığın Dil ve Konuşma Üzerine Etkisi Nelerdir?

İNSANLAR NEDEN SOLAKTIR?
İnsanlarda el kullanım tercihlerini istatistiksel olarak fazladan aza incelediğimizde şöyle bir oranla karşılaşmaktayızdır:
I-) Sağlaklar
II-) Her iki elini de becerikli kullanabilenler (ambidekstral kullanım) => %25
III-) Solaklar => %8-15
Bu dağılımı etkileyen faktörler; genetik, doğum koşulları ve çevresel faktörler olarak sıralanabilir. Genetik açıdan yapılan araştırmalara baktığımızda sağ el tercihiyle ilgili bir gen keşfedilmiştir. Bu gene “sağ el kullanım geni” denmektedir. El kullanım tercihi ve genlerin ilişkisine baktığımız zaman 1996 yılında başlanan Orlebeke Çalışması adlı bir araştırmaya ulaşırız.
Bu çalışmada ikizlerin değerlendirildiği 1700 aile takip edilenerek incelenmiştir. Bu çalışmaya göre  doğacak çocukların solak olma olasılığı şu şekilde belirlenmiştir:
1-) anne ve baba sağlak: ikizlerden %12.9’u solak
2-) anne ve baba solak: ikizlerden %23.5’i solak
3-) anne solak, baba sağlak olanlarda solaklık olma olasılığı ise; anne sağlak, baba solak olanlara oranla %25 daha fazla bulunmuştur. Görüldüğü üzere genetik etmen, solaklığı etkileyecek düzeyde önemli bir pay sahibidir.
Şimdi de doğum koşulları ile çevresel etkenlere bakalım. 2003’te yapılan bir araştırmaya göz atalım. Obel ve arkadaşlarının yaptığı bu çalışmada 834 Danimarkalı anne ve onların 3 yaş civarındaki çocuklar incelenmiştir. Buna göre gebelikleri sırasında yoğun strese maruz kalan annelerin çocuklarında, buna maruz kalmayan annelerin çocuklarına oranla 3 misli daha fazla solaklık saptanmış.
Yine başka bir çalışmaya bakalım. 2008’de Rodrigez ve arkadaşlarının yaptığı bu çalışmada 1700 İsveçli anne ve onların 5 yaşına kadar izlenen çocuklarını kapsayan araştırmada görülmüştür ki gebelikleri sırasında stres dolu olaylar yaşayan ve depresif semptomlar gösteren annelerin çocuklarında iki ellilik ve solaklık, sağlaklığa göre daha fazla görülmüş.
Bu durumlar ise farklı hormon hipotezleri ile açıklanmaktadır. Bunlardan biri doğum öncesi stresle solaklık arasındaki bağlantı, muhtemel bir olasılıkla beynin stres hormonu olan kortizolün beyin hemisferlerinin gelişimi üzerindeki olumsuz etkisi olarak açıklanmaktadır. Bu hipoteze göre yüksek kortizol plesentadan geçerek bebeğin gelişimine müdahil olmaktadır.
Buraya kadar okuduklarımızla genetik faktörü anlayabilmekteyiz lakin çevresel ve doğumsal faktörlerin nedeni biraz havada kalmış olabilir. Stres neden bir insanı solaklığa itsin ki? Burada biraz beyin fırtınası yaparsak aslında şöyle bir hipoteze varabiliriz: Annenin gebelikte stres yaşaması bebek gelişimine olumsuz etkilediğinden beyindeki bazı bölgelerin, özellikler sol yarımkürenin, gelişimi olması gerektiği kadar tamamlanmamış olabilir. Tipik gelişim bir çocukta yarımküreler asimetrik ve hatta sol yarımküre daha büyük olduğu için insanlar genelde sağlak olmaya eğilimlidirler. Stres ise bu bölgeleri etkilediğinden, sol hemisfer tipik gelişim gösteremediğinden el baskınlığı da sola kayabilmektedir veyahut iki ellilik görülebilmektedir. Bu düşüncemi destekleyen bir hipotez de testosteron hipotezidir. Buna göre;
Öncelikle etkili genler ve anne karnındaki bebeğin kanındaki testosteron yüksekliği bazı biyolojik sonuçlara yol açabilmektedir:
1-) Serebral korteksin gelişiminde bozukluk ve bununla birlikte sol hemisferde dil için gerekli gelişim ve genişlemenin olmayıp sol ve sağ hemisferin eşit büyüklükte kalmasıdır.
2-) Korteksin gelişme bozukluğu, epilepsi ve erken beyin tümörü gibi nörolojik durumlara yol açabilirken, sol hemisferde beklenen genişleme ve gelişmenin olmaması hemisferlerin uzmanlaşmasında karışıklık ve solaklık gibi sonuçlara yol açabilmektedir.
3-) Otizm, disleksi, kekemelik, hiperaktivite, geç konuşma ve tik hastalığı gibi nörogelişimsel bozukluklarda bu tür mekanizmaların rolü olabilir.

SOLAKLIK DİL BOZUKLUĞUNA YOL AÇAR MI?

Halkımızda genel olarak solaklıkla ilgili batıl inançlar mevcut. İnsanlar solak çocukların kekeme olabileceğini düşünmekteler. Buna ek olarak da inanıyorlar ki solaklık öğrenme ve dil bozukluklarına yol açar. Lakin solaklık bir durumun nedeni kesinlikle olmamakla birlikte bir durumun sonucudur. Bu sonuç her zaman olumsuz olmayacağı gibi her zaman olumlu bir duruma da işaret etmez. Peki şimdi asıl sorumuza gelelim: Solaklık ile dil ve öğrenme bozuklukları arasında bağlantı olabilir mi? Evet olabilir. Öncelikle el tercihini inceleyelim ve de dil bölgesi ile bağlantı kuralım.
Çocuklar el tercihini 1 ila 2 yaş civarı ortaya koymaya başlar.  Bu biyolojik kökenli bir tercihtir, ki bu konu ile ilgili çeşitli hipotezler bulunmaktadır, ve dışarıdan kesinlikle ama kesinlikle müdahale edilmemelidir. Solak çocuğa sağ el kullanımı, sağlak çocuğa da sol el kullanımı katiyen diretilmemelidir. Toplumda en çok gördüğümüz sorun da solak çocukların sağ ellerini kullanması yönünde zorlamadır. Önceki cümlelerimde de belirttiğim gibi kesinlikle çocuğunuzu zorlamayın bırakın sol eli baskın ise sol elini kullanmaya devam etsin. Çünkü kullanmadığı elini kullanmaya zorlamak, çocuğun gelişim aşamalarını olumsuz anlamda etkilemekle beraber kekemelik ya da depresyon gibi sorunlara yol açabilmektedir.
Sonuç olarak diyebiliriz ki solaklık hiçbir bozukluğu yol açacak bir neden değildir ve bireyler baskın ellerini kullanmak için teşvik edilmelidir. Solaklık biyolojik bir sonuçtur. Unutmayalım ki dil, konuşma ve öğrenme konusunda  zorlanma yaşayan her birey solak olmadığı gibi de her solak birey de bir bozukluğa sahip değildir.

Solaklığın Dil ve Konuşma Üzerine Etkisi Nelerdir?

Solaklığın Dil ve Konuşma Üzerine Etkisi Nelerdir?

Can Ateş

DKT Türkiye yöneticisi ve yazarı; Nişantaşı Nuri Akın Anadolu Lisesi 2019 mezunu; İstinye Üniversitesi, SBF, DKT Lisans öğrencisi,

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu